top of page

Türkiye'de Psikoloğumuzu Nasıl Seçeriz?

drogrenir

Psikoloğumuzu Nasıl Seçeriz?Sahte Psikologlar, Şaklabanlar, Şarlatanlar ve İyi Psikologlar Üzerine

Psikolog Burçin Öğrenir, PhD

Yazarın notu:

Bu yazıyı en az iki senedir kafamda evire çevire erteledim. Türkiye’de toplumun psikolog ve psikolojiye olan bakış açısı hakkında onbin km uzakta yaşadığım Amerika’dan ahkam kesmek istemedim. O yüzden son bir sene dönüp İstanbul’da yaşadım. Onlarca ünlü/ünsüz psikolog arkadaşımla konuştum, çok daha fazla insanın psikolog/psikiyatrist/yaşam koçu deneyimlerini, birçoğunu hayretle dinledim. Yetmedi, bir psikolog olarak, iyi bir psikoloğa gittim bir kaç seans. Son olan “sahte psikolog” ifşası ile artık insanları daha fazla bilgilendirmek gerektiğinin elzem olduğunu gördüm.

İstanbul’da gözlemlediğim sadece psikolog mesleğinin durumu değil, aynı zamanda toplumun her kesiminden birçok insanın bir ruh sağlığı uzmanına olan ihtiyaçlarıydı. Çocuklarıyla, evlilikleriyle, kendileriyle farklı soru ve sorunları olanlar, ilk gördükleri dala bir çare umuduyla sarılıyorlar. Psikolog, psikiyatrist, yaşam koçu, melekçiler, nlp, o tedavi, bu arınma, şu uyanış… O en özel dertlerde o kadar çaresiz hissediyorlar ki, maddi durumu olan olmayan, bir çare olur diye ismini duydukları kişiye binlerce lira dökmeye hazırlar. Çoğu zaman gidecekleri kapıyı medya, sosyal medya belki şanslıysa eş dost tavsiyesi ile buluyorlar.

Son zamanlarda ülkemizde ve dünyada geçirilen zor zamanlarla, ruh sağlığı uzmanlarına olan ihtiyaç belki iyice arttı. Bu artış ile birlikte, ülkemizde bu ve benzer hizmetleri sunduğunu iddia edenler de 

Peki, psikoloğun iyisi ile kötüsünü nasıl ayırırız? İşte size belli başlı kriterler:

1. Psikolog, “psikoloji” üzerine bir yüksek öğretim kurumundan eğitim almış olmalıdır

Bu kısmı ülkemizde biraz kafa karıştırıcı. Dört senelik psikoloji mezunlarına da “psikolog” deniliyor, herhangi bir alanda üniversite okuyup masterını ya da doktorasını klinik psikoloji ya da danışmanlık psikolojisinden yapmış olana da.

Sağlık Bakanlığının konu ile ilgili yönetmeliği ise şu şekilde:

“MADDE 9- 11/4/1928 tarihli ve 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

“EK MADDE 13- a) Klinik psikolog; psikoloji veya psikolojik danışma ve rehberlik lisans eğitimi üzerine klinik ortamlarda gerekli pratik uygulamaları içeren klinik psikoloji yüksek lisansı veya diğer lisans eğitimleri üzerine psikoloji veya klinik psikoloji yüksek lisansına ilaveten klinik psikoloji doktorası yapan sağlık meslek mensubudur.

Klinik psikolog, nesnel ve yansıtmalı ölçüm araçları, gözlem ve görüşme teknikleri kullanarak psikolojik değerlendirme ile uluslararası teşhis ve sınıflama sistemlerinde hastalık olarak tanımlanmayan ve Sağlık Bakanlığının da uygun bulduğu durumlarda psikoterapi işlemleri yapar. Hastalık durumlarında ise ancak ilgili uzman tabibin teşhisine ve tedavi için yönlendirmesine bağlı olarak psikoterapi uygulamalarını gerçekleştirir.

Psikoloji lisans eğitimi üzerine ilgili mevzuatına göre Sağlık Bakanlığınca uygun görülen psikolojinin tıbbi uygulamalarıyla ilgili sertifikalı eğitim almış ve yeterliliğini belgelemiş psikologlar sertifika alanlarındaki tıbbi uygulamalarda görev alabilirler.

Uzman tabibin teşhis ve yönlendirmesiyle ya da bağımsız olarak yapılabilecek mesleki uygulamalar, bu bentteki prensipler çerçevesinde Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.”

​Daha da kafanız karıştı değil mi? Bu yüzden Türk Psikologlar Derneği, psikologların daha net belirlenen bir meslek yasası peşinde yıllardır.

​O netleşene kadar sizin bakacağınız: sadece 4 senelik psikoloji bölümünü bitirip, terapi yaptığını iddia eden bir “psikolog”dan ziyade, bunun üstüne hatrı sayılır bir yükseklisans programından “klinik psikoloji” ya da “danışmanlık psikolojisi” veya “aile danışmanlığı” üzerine yükseklisans eğitimi almış birini tercih etmektir. Bu noktada 4 senelik psikoloji dışı bir alandan mezun olup, iyi bir psikoloji programında yükseklisans yapmış biri de bu meslekte iyi olabilir. İnsanlar hayatlarının her safhasında kariyer değişikliğine gidebilirler. Yeter ki –yineliyorum- iyi bir psikoloji programından yükseklisans yapmış olsun ve eğitimi süresince ve tercihen sonrasında da süpervizyon almış olsun. Bunlar olmadan alınan sayfalarca sertifikalar, eğitimler, YÖK ün kabul etmediği sanal ortamdaki üniversitelerden alınan doktoralar gözünüzü boyamasın.

2. Psikolog deneyimle profesyonelleşir

Dört senelik bir programdan ya da başka bir programda aldığı üniversite eğitiminin üzerine aldığı psikoloji yükseklisans eğitiminden taze çıkmış bir psikolog, alana ısınma aşamasındadır. Özgeçmişine göz atabiliyorsanız, en az 1-2 sene psikoterapide aktif olması, alana yazılı veya eğitimsel katkılarının olmuş olması sizi deneyimli bir uzmana daha da yaklaştırır.

3. İyi bir psikoloğun uzmanlık alanları vardır

Eğer karşınızdaki uzman, size fobi, ergenler şizofreni, panik atak, aile ilişkileri, çocuk vs hemen hemen her alanda yardımcı olabileceğini iddia ediyorsa, yanlış yerdesiniz. Doktorların olduğu gibi, psikologların da her alanda yetkin olmaları gerçekçi değildir. Mesela çocuk psikolojisi alanında uzman olan fakat şizofreni ile hiç çalışmamış meslektaşlarım var ve bunlar asla bu tip danışanları kabul etmezler. Herhangi bir psikolog değil, sizin psikolojik probleminizde yetkinliği olan bir psikoloğa başvurun. Hatta bunu bizzat kendilerine sorabilirsiniz: “ Daha önce bu problemde birileriyle çalıştınız mı?” şeklinde. Bu konuda bilgilenmeye hakkınız var.

4. Psikolog kendisi için değil, sizin için sizinle çalışmaya başlar

Bu ne demektir? Eğer karşınızdaki uzman cümlelerine sık sık “Ben..Ben..Ben..” şeklinde başlıyorsa, her ne konuda olursa olsun, yanlış yerdesiniz. Psikoterapatik ilişkide psikoterapist/psikolog, kendinden sıyrılır, egolarını bir kenara bırakır, ve sizin için orda bulunur. Öyle ki psikoterapi etiğinde “kendinden bahsetme”, bir terapist için en son başvurulacak en riskli teknik olarak bahsedilir. Yani, siz eşinizden şikayet ederken, psikolog koltuğundaki kişi boşandığı eşinden dert yanıyorsa, çok yanlış yerdesiniz.

Egodan bahsetmişken diğer bir konu da, psikoloğunuz sizi eğitiminiz, sosyal ekonomik durumunuz, etniğiniz veya bir engeliz ile ilgili rahatsız hissettirmemelidir. Siz bir yorum yaptığınızda, “Ben psikoloğum. O kadar okudum. Benden iyi mi bileceksin.” tavrını sözüyle veya davranışlarıyla size hissettiren biri, size fayda sağlamaz. İnsanlar çoğu zaman kendilerine kaybettikleri güveni, geleceğe olan ümitlerini bulmak için psikoloğa giderler. Ne kadar değersiz, işe yaramaz olduklarını hissettiren bir ortam için değil. Kaldı ki, psikologlar meslek gereği itibariyle hümanisttir, yani her eğitim, sosyo ekonomik seviyedeki insan hakkında en iyi bilenin yine o insanın kendisinin olacağı ve kendi içinde bir potansiyel taşıdığını kabulündedirler.

5. Psikolog güven verir.

Eğer güven konusunda problemleri olan biri değilseniz, bu konudaki öngörülerinize güvenin. Psikolog sizinle ilk görüşmesinde, konuşulanların ikinizin arasında kalacağını temin etmelidir. Benim aldığım eğitimde, kişinin kendisine veya başkasının canına zarar vermesi sözkonusu olması durumunun dışında, sıkı bir gizlilik sözkonusuydu. Öyle ki, bu hassasiyetle, eğer dışarıda karşılaşırsak, danışanlarımız selam vermeden biz de görmezden gelmeyi öğrenmiştik. Ki bunu ilk seansta danışanlarımıza açıklarız. Güven, psikoterapinin etkin olması için en temel taştır.

6. İyi bir psikolog işbirlikçidir.

“Herşeyin iyisini ben biliyorum. Yüzlerce hasta tedavi ettim.“ tarzıyla size söz hakkı pek bırakmayan bir psikologla karşı karşıyaysanız, evet yine yanlış yerdesiniz. İyi bir terapatik ilişkide, uzman olan psikolog olsa da, psikoterapi sürecinin amaçlarına ve gidişatına birlikte karar verirsiniz. Psikoloğunuz sizi henüz hazır olmadığınız bir konu üzerinde çalışmakta ısrarcı olamaz. Sorduğu sorularla, veya yaptığı testlerle ihtiyacınız olan çalışmayı tespit eder, bunu size açıklar ve sonrasında önceliklerinize birlikte karar verirsiniz. Bu size önemsendiğiniz ve sürecin kontrolünü ve sorumluluğunu paylaştığınız hissini verir. Psikoterapi sürecinde ise, katı kurallar ve tedavi yolu yerine, sizin ihtiyaçlarınız dahilinde bir tedavi yolu izleyecek kadar esnektir. O yüzden, terapi sürecinde rahatsız olduğunuz konuları paylaşmanız çok önemlidir. Bazen bunlar sürecin bir parçası iken, bazen de tedavinin değişmesin gerektiği yönünde alarmlardır.

7. Psikolog önyargısız yaklaşır.

Psikolog, terapi odasına kültürel, cinsel, etnik vs her türlü önyargısını bir kenara koyarak gelir. Sizi anlamak için bu gerekli bir içeriktir. Psikoloji master eğitimi sırasında eğitimime katkı sağlamak için bir süre görüştüğüm Amerikalı psikoloğuma “Hakkını helal etmek.” durumunu bir türlü anlatamamıştım. Bu yüzden bağ kuramadığımızı hissettim ve devam edemedim. Öte yandan uzun süre bir stajyer psikolog olarak terapistleri olduğum Amerikalı, Hintli, Türk, Çinli farklı dinden ve etnikten insan ile, yıllar boyunca ve halen önyargılarımı içten içe sorgulamakta ve kendimi yenilemekteyim. Çünkü iyi bir danışan terapist ilişkisinin içeriklerindendir “şartsız olumlu ilgi”. Yani terapist sizi olduğunuz gibi dinler, anlar, fakat bu onaylandığınız anlamına gelmeyebilir.

Terapi odası eleştirilmeden, kendinizi olduğunuz gibi hissettiğiniz yegane yer olmalıdır. Size kültürünüze aykırı bulduğunuz davranışlar da dayattırılmamalıdır. Gayet muhafazakar bir ailenin bunalımdaki kızlarına, “Sinemaya git. Arada bir iki kadeh şarap iç.” diye akıl veren sözde psikoloğa gelsin bu sözüm. Aile bir daha kızlarını o terapiste götürmedi, ve yeni bir psikologla konuşana kadar terapinin öyle bir şey olduğuna inandı. Kızcağız da bu süreçte çaresiz kaldı.

8 . Ücretlendirme dengesi

Psikolog adayınızla telefonda veya dışarıda tanıştınız, konuşuyorsunuz. Bu konuşmada ilk 5 dakika içinde, ücretini kendisi gündeme getirip söylüyorsa, ve bu da yüksek bir meblağ ise, oraya bir kocaman soru işareti koyun. Hatta size şu kadar seansta, şu fiyata çözerim gibi vaatlerde bulunuyorsa, teşekkür edip konuyu kapatın. Şöyle ki, siz bunun bir meslek olduğunu biliyorsunuz ve bir ödeme yapacağınızın farkındasınız. Fakat para, psikolog adayınızın koyduğu ilk gündem maddelerinden ise, bu sizi rahatsız edebilir. Bununla birlikte, psikolog olmak para kazanılan bir meslek olsa da, etiği itibariyle en etkin şekilde en kısa zamanda danışanı bağımsızlığına kavuşturma yani iyileştirme amaçlı bir iştir. Bu sözüm de, iyileşmiş danışanına, sahte problemler gösterip, terapi sürecini uzatıp para kazanmaya çalışanlara gelsin.

Peki, İstanbul’da özel psikolog ücretleri nedir? Bu ücretler saatine 100 ile 450 tl arasında değişmektedir. Genelde yeni mezunlar daha düşük ücretler alırken, medyada tanınırlılığı olanlar 400 tl üzerine çıkabilmektedir. Psikoterapi alırken, maddi sıkıntıya girip daha fazla strese girmek istemiyorsanız, 200-300 tl arasında yetkin bir terapist bulabilirsiniz. Hatta beşli onlu seans peşin teklif edip, ücreti belki daha düşürebilirsiniz. Bunu özel durumunuzla birlikte teklif etmeye çekinmeyin. Çalıştığınız uzman, kendi politikasına göre size cevap verecektir.

9. Psikoloğun seans içindeki davranışları

Psikoterapi etiğe giriş 101: terapist seansta yemez, içmez, hastaya dokunmaz, telefonuna bakmaz, yalan söylemez, hastanın çevresindekileri suçlamaz. Bu kısmı siyah beyaz. Bununla birlikte hızlı bir teşhis etme yoluna da gitmez. Bu davranışların her biri sizi danışan olarak özensiz bir şekilde yaklaşıldığı hissi verebilir ve terapistle ilişkinizi zorlar. Vücut dili ve göz kontağı ile, sadece fiziksel değil, zihinsel olarak da terapistinizin orda olduğunu hissedebilmelisiniz.

10. Psikologlar da insandır

Yukarıda bahsedilen uyarı işaretlerinin farkında olmak önemlidir. Fakat bunların biri tek başına terapistinizi veya terapinizi kötü yapmaz. Eğer genel itibariyle psikoloğunuzdan memnunsanız, yukarıdaki konulardan bir ikisinde soru işaretleriniz varsa, bunu onunla konuşun. Belki birlikte halledebileceğiniz bir konu ya da bir yanlış anlamadır. Bunları sözkonusu ettiğinizde savunma durumuna geçip, sizi kötü hissettiriyorsa bu kişiyle çalışmayı bir kez daha gözden geçirin.

Kimi zaman ise iyi bir terapatik ilişki, terapist-danışan uyumuna bağlıdır. Yani bazen birçok kişinin memnun kaldığı bir uzman da olsa, sizin için uygun olmayabilir.

Eğer bir psikoloğa ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız, ümidinizi koruyun. Sosyal medyada veya televizyonda çok bilinen bir psikolog, iyi bir psikolog değil iyi bir reklam kampanyasının ürünü de olabilir. Hatta son sahte psikolog olayındaki gibi, yıllarca bir çok insanı kandırmış gerçek bir psikolog bile olmayabilir. Lütfen bilinçli bir tüketici gibi, iyi bir araştırma ve belki de kısa bir öngörüşme ile kime danışacağınıza karar verin.

Mesleğini hakkıyla ve sağlam bir etikle yapan meslektaşlarıma da selam olsun.

Kaynaklar

Rauch J. (10.02.2016). 25 Signs of a Bad Therapist: You Deserve Better.

https://www.talkspace.com/blog/2016/10/25-signs-of-a-bad-therapist-you-deserve-better/, 24 Aralık 2016’da erişildi.

Sağlık Meslek Mensupları İle Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Diğer Meslek

Mensuplarının İş Ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik (22 Mayıs 2014). Resmi

Gazete, 29007.

Wampold, B. (2011) Qualities and Actions of Effective Therapists. Washington, DC: American Psychological Association.

Whitborn, S. K. (09.08.2011) 13 Qualities to Look for in an EffectivePsychotherapist. https://www.psychologytoday.com/blog/fulfillment-any-age/201108/13-qualities-look-in-effective-psychotherapist, 24 Aralık 2016’da erişildi.

Yazar Hakkında

Burçin Öğrenir, PhD

Psikolog Burçin Öğrenir, PhD Orta Doğu Teknik Üniversitesinden aldığı Psikoloji derecesinden sonra, Amerika’da Penn State Üniversitesinden psikoloji ve eğitim alanlarında master ve doktora eğitimleriyle devam etti. New York’ta New York Üniversitesi, Brooklyn College, Hunter College, ve Long Island Üniversitesinde birçok ders verdi, City University of New York’ta 4 sene eğitim bölümünde yardımcı doçent olarak görev aldı. Halen Amerika ve İstanbul arasında yaşamakta. Amerika’da özellikler Türk Amerikan aileleriyle çalışan bir aile koçu, Türkiye’de psikolog olup, bir yandan da Bahçeşehir Üniversitesi’nde Çocuk Gelişimi dersi vermektedir.


Featured Posts
Check back soon
Once posts are published, you’ll see them here.
Recent Posts
Search By Tags
No tags yet.
Follow Us
  • Facebook Classic
  • Twitter Classic
  • Google Classic
bottom of page